Dünyanın En Büyük Yapay Güneşi
Fosil yakıtlara olan bağımlılığı ortadan kaldırmak için farklı enerji kaynakları arayışına giren Almanya, geçtiğimiz günlerde ilginç bir sistem geliştirdi.
Fosil yakıtlara olan bağımlılığı ortadan kaldırmak için farklı enerji kaynakları arayışına giren Almanya, geçtiğimiz günlerde ilginç bir sistem geliştirdi. Alman Uzay ve Havacılık Merkezi’nde görev yapan bilim insanları, genellikle sinemalarda kullanılan ksenon ark lambalarından 149 tanesini bal peteği şeklinde yerleştirip bunların hepsini aynı anda açarak dünyadaki en büyük yapay güneşi oluşturmayı başardı.
Güneş ve rüzgar enerjisi açısından yeterli kapasiteye sahip olmayan Almanya, fosil yakıt kullanımını azaltırken ortaya çıkacak açığı kapatmak için füzyon enerjisi gibi farklı alanlarda çalışmalara yönelmişti. Yetkililer şimdi ise enerji ihtiyacını, kullanımı esnasında sera gazı salınımına neden olmayan hidrojenden karşılamak istiyorlar, ancak evrende en çok bulunan element olan hidrojen gezegenimizde az miktarda bulunuyor. Şu an hidrojeni kullanmak için sadece elektroliz işlemi ile sudaki hidrojen elementlerini elde etmek mümkün ve Alman bilim adamları geliştirdikleri ‘’Synlight’’ isimli bu yapay güneşi hidrojen elde etmede kullanmak istiyorlar.
Synlight, üzerinde bulunan 149 ksenon ark lambasının aynı anda 20cm²’lik bir alana doğru çalıştırılmasıyla doğal güneş ışığından 10.000 kat daha yoğun olan ve 3500°C’ye varan bir güç uyguluyor. Bu sayede sistem; ekibe, doğal güneş ışığının su moleküllerine etkin bir şekilde nasıl uygulanabileceğini araştırmakla birlikte hali hazırda kullanılan güneş panellerinin nasıl daha verimli hale gelebileceğini tespit etme imkanı sunuyor.
Tabi sistem şimdilik sadece araştırmalar ve ortaya yeni bir enerji kaynağı çıkarmak için kullanılıyor, ancak yine de sistemin kullanılmasını oldukça zor kılan unsurlar var. İlk olarak sistemin çalışması için çok yüksek miktarlarda enerjiye ihtiyaç duyuluyor. Araştırmacıların verdikleri bilgilere göre, Synlight sadece 4 saat çalıştığında 4 kişilik bir hanenin 1 yıl boyunca tükettiği elektriği harcamış oluyor. İkinci problem ise Synlight kullanılırken çok dikkatli olmak gerekiyor, zira Profesör Bernard Hoffschmidt’in dediği gibi sistem açıkken odaya girildiği anda bu yüksek güç karşısında insan bedeni yok olma tehlikesiyle karşı karşıya geliyor . Ayrıca deneyler, görevli bilim insanlarının zarar uğramaması için koruyucu radyasyon odalarında gerçekleştiriliyor, bu ekibin müdahale imkanını kısıtlıyor.
Şimdilik Synligth’ın enerji ihtiyacını çözmekten ziyade Güneş hakkındaki sorulara cevap verecek şekilde kullanılması bekleniyor.
Uzay yolculuğu yapacak uzay ekipmanlarının yolculuk öncesinde Synlight ile test edilmesi şu an için Synlight’ın üstlenebileceği en işlevsel görev olarak nitelendiriliyor.
Kaynak: haber365